5,7 milyonluk nüfusuyla Danimarka, uzun süredir Avrupa’nın en çok çöp üreten ülkesi konumunda. Aynı zamanda Batı Avrupa’nın en zengin ülkelerinden biridir ve Danimarka’daki insanlar diğer komşularından daha yüksek maaşlar almaktadır. Danimarka’daki ortalama maaş, Avrupa’nın geri kalanındaki 29.100 Euro’ya kıyasla yılda yaklaşık 36.000 Euro’dur. Romanya ise kişi başına düşen GSYİH’ya sadece 16.900 EUR’dur. https://turbo-entsorgung.de sitesinden aldığımız bilgilere göre Avrupanın en çok çöpünü hangi ülkanin aldığını araştırıyoruz.
Avrupa’nın en çok çöp üreten ülkesi Lüksemburg
Lüksemburg yaklaşık 600.000 kişiye ev sahipliği yapıyor ve Avrupa’da kişi başına en fazla çöp üreten ülke. Eurostat’a göre bu çöpler evlerden, ofislerden, okullardan ve hastanelerden gelen ürünlerden oluşuyor. Giysi, şişe, kağıt, yiyecek ve ev aletleri gibi çöpleri içerir. 2020’de ülke üçüncü en büyük belediye atığı üreticisi oldu ve onu Almanya ve Danimarka izledi. Lüksemburg, çöp üretimini 2030 yılına kadar sıfıra indirme taahhüdünde bulundu.
AB’de üretilen atık miktarı, esas olarak geri dönüşüme ve atıkların önlenmesine odaklanılması nedeniyle 1990’lardan bu yana azalmıştır. Son on yılda, AB’de geri dönüştürülen atık miktarı neredeyse iki katına çıkarken, kişi başına üretilen atık miktarı yarı yarıya azaldı. AB, atıkları azaltma konusunda ilerleme kaydederken, çöp yakma ve düzenli depolama oranları hala yüksek.
Estonya komşularından daha tehlikeli atık üretiyor
Ülkenin petrol şist endüstrisi, 2016’da altı binden fazla kişiyi istihdam eden en büyük işverendir. Bu endüstri, aynı zamanda, aşırı miktarda hava kirliliği ve diğer kirleticiler üreten, Avrupa’daki en büyük kirleticiler arasındadır. Bunlar, petrol şeyli ekstraksiyonundan elde edilen benzen ve fenollerin yanı sıra eser elementleri içerir. Bu emisyonlar, bu kirleticilere maruz kalan işçiler için sağlık açısından tehlike oluşturmaktadır. Estonya, 1990’ların başından beri petrol şist endüstrisinin sağlık üzerindeki etkilerini inceliyor.
Estonya, geyik, karaca, kızıl geyik ve yaban domuzu da dahil olmak üzere 60’tan fazla memeli türüne ev sahipliği yapmaktadır. Kuzeydoğu Estonya’nın derin ormanlarında ayılar ve vaşak bulunabilir. Vizon ve nutria nehir kenarlarında yaygındır ve aynı zamanda yerel ekosistemin bir parçasıdır. Ülkede ayrıca 300’den fazla türün belgelendiği birçok göçmen kuş var.
Danimarka, on yılda yakma kapasitesini yüzde 30 azaltıyor
Danimarkalı milletvekilleri, ülkelerinin atık yakma kapasitesini önümüzdeki on yılda yüzde 30 oranında önemli ölçüde azaltmayı planlıyor. Plan, yedi yakma fırınının kapatılmasını ve 10 farklı atık akışını dikkate alan bir geri dönüşüm sisteminin getirilmesini gerektiriyor. Danimarka hükümeti, iklim değişikliği ve plastik atıklarla ilgili sorunlarla mücadelede cesur bir adım attı.
Yakma kapasitesindeki azalmanın Danimarka ekonomisi ve toplumu üzerinde olumlu bir etkisi olabilir. Daha düşük kapasite, yakmadan kaynaklanan kirlilik miktarını ve sağlık üzerindeki etkilerini azaltacaktır. Ayrıca, daha sürdürülebilir ekonomik kalkınmaya ve istihdam yaratılmasına yol açacaktır. Bu değişiklik, dünyanın Danimarka’nın en iyi atık uygulamalarından bazılarını ithal etmesine olanak sağlayacak.
Lüksemburg sıfır atık stratejisini tanıtıyor
Grand Duchy’de yemek israfı büyük bir sorun. Ülkede her yıl binlerce ton gıda israf ediliyor. Bu miktarın neredeyse yarısı önlenebilir. Gıda israfı, gıda üretiminden tüketimine kadar gıda tedarik zincirinin her bölümünü etkiler.
Atık Çerçeve Direktifi (WFD) 2008/98/EC, atık yönetimi ve önlenmesinde öncelik sırasını dikkate alan atık yönetimi için bir hiyerarşi getirmiştir. Kaynak/atık yönetimindeki öncelikleri netleştirmek için döngüsel ekonominin üç Rs çerçevesini temel alır.